
Hafıza bilgileri kaydetme (kodlama), saklama, hatırlama ve tanıma sürecidir. Hatırlarken beş duyumuzu (görme, işitme, dokunma/hissetme, koklama ve tat alma duyularını) tam kapasiteyle kullanırız. Görmek ile gözlemlemek, duymak ile işitmek, anlamak ve yapmak arasında büyük bir fark vardır. Bu fark, hatırlama yeteneğimizin derecesini belirler.
Hatırlamak öğrenmek değildir. Ancak, öğrenmek büyük ölçüde hatırlamayı gerektirir. Hatırlama bir süreçtir, öğrenme ise girişilen bir deneyimden elde edilebilecek bir niteliktir. Hafıza kapasitesi artırılıp geliştirildiğinde öğrenme kapasitesi de büyük ölçüde gelişir.
Hafızanın Yapısı:
Hafıza iki türlüdür:
Kısa süreli hafıza: sözcük ve resimleri anlamlı bir hale dönüştürmeye yetecek kadar saklayan ve uzun süreli hafızaya aktaran geçici bir depolamadır. Cümlenin başındaki sözcükleri cümlenin bütününden bir anlam çıkarmaya yetecek kadar saklar. Bilgisayarda kullanılan RAM gibidir.
Uzun süreli hafıza: Zihin ve bedenin kalıcı depolama sistemidir. Bilgisayarda kullanılan ROM gibidir.
Hatırlama işlemi ve hafızamız, ne kadar çok alıştırma yapılırsa hatırlama yeteneğinin de o kadar gelişeceği koşuluna dayalıdır. Unutma işlemi bazen hatırlama işlemine baskın çıkabilir ve hafızanın “zayıfladığı” gibi bir yanılgıya neden olabilir. Unutmak zamana bağlı bir olgu değildir ama zamanın geçmesiyle ortaya çıkar. Unutmanın nedeni müdahale veya yanlış bir hafıza işlemidir.
Müdahale:
İnsanın bilgisi arttıkça müdahale potansiyeli de o ölçüde artar. Müdahale dört şekilde olabilir:
Retroaktif: Yeni öğrenilen şeyler eskiden öğrenilen şeylerin hatırlanmasına müdahale eder.
Proaktif: Eski bilgiler yeni bilgilerin hatırlanmasına müdahale eder.
İnteraktif: Eski ve yeni bilgiler o anda öğrenilen şeylerin hatırlanmasına müdahale eder.
Reaktif: Olumsuz tutumlar öğrenilen şeylerin hatırlanmasına müdahale eder.
Hafıza Süreci:
Hafıza üç yönlü aktif bir süreçtir ve aşağıdakileri kapsar:
Tek Cevap Kime:“Hafıza (NLP)”
Bekliyorum
*********************
Şu an hazırlıyorum. Pazar günü yayında olacak.