
“Bir kasabanın mutluluğu, bir genç kızın her gün işkence görmesine bağlı olsaydı o kasaba halkı ne yapardı?” diye sormuştu Dostoyevski.
Soruyu güncelleyelim: “Bir ülkenin mutluluğu, kadınların, çocukların taciz edilmesi, saldırıya uğraması, baskı altına alınması, şiddete maruz kalması, tecavüze uğramasına bağlı olsaydı o ülke halkı ne yapardı?”
Gördüğümüz duyduğumuz ve bildiğimiz şeylerden sorumlu değil miyiz?
Bizi insan yapan değerler nelerdir?
Bence bir ülkede cinsiyeti, dini, dili, ırkı, yaşı ne olursa olsun bir kişi dahi adaletsizliğe uğruyor ve şiddete maruz kalıyorsa, bu o ülkede yaşayan her vatandaşın suçudur.
Bunları da okumak isteyebilirsiniz:
Dün yine uykumun gelmek istemediği geç saatlerde siteme yeni bir wordpress plugin’i ve bir zeka test...
Her bir parçasını birleştirmeyi başardığımızda; tüm resmin sadece başka bir parça olduğunu anlayamay...
Küçük yaşlarda körpe beyinlerimize işlenen duygu sadece engellenmişlik değil, kul olmamız gerektiği ...