
Düzenli zaman aralıklarıyla beynimizi, biriken tortu ve kirlerden arındırmamız gerektiği düşüncesindeyim. Aksi takdirde bir çok kişinin yaşadığı gibi “beyin kireçlenmesi” problemiyle karşı karşıya kalmamız kaçınılmaz olacaktır.
Peki nasıl yapacağız bu işlemi? Yoga, ayurveda, NLP, meditasyon gibi çarelere mi başvuracağız? Evet, bunların hepsi de birer seçenek fakat ben en basitini önermek istiyorum. Bütün ihtiyacımız olan yalnız başımıza geçireceğimiz kaliteli bir kaç saat. Kendimizi yeniden canlandırmak, ruhumuzu beslemek ve beynimizi arındırmak için her hafta “bir huzur süresi” planlanmalı. Hızlı bir koşuşturmayla yaşamın kargaşası içinde boğulurken, küçük basit zevkçikler hediye etmeliyiz kendimize. Derinlerimize inmeli bir süre, yaratıcı yanımızı uykusundan uyandırmalıyız…
Evet, şimdi her şeyi bir kenara bırakın lütfen. Koşuşturmayı bırakın ve en sevdiğiniz şeyi yapın. En beğendiğiniz kitapçıya gidin, hoşunuza giden bir filme bilet alın, güneşin doğuşunu seyredin, çimlerin üzerinde çıplak ayakla yürüyün ya da ne bileyim deniz kenarına gidin ve sahildeki dalgaları duyumsayın, güzel bir manzaranın tadına varın, en sevdiğiniz müziğin sizi sarhoş etmesine izin verin ve gülümseyin sebepsiz.
Sevdiğiniz şeyleri daha fazla yapabilecek şekilde hayatınızı yeniden şekillendirin. Unutmayın en değerli sermayeniz beyniniz, kireçlenmesin…
Ama yok; “kirece karşı kesin çözüm calgonittir, ben calgonit içcem” diyorsanız yapacak bir şeyim olamaz. İçin, beter olun ne diyim?
Bunları da okumak isteyebilirsiniz:
Korkmadan bir boğa ile güreşmek hiçbir şeydir. Korkup bir boğa ile güreşmemek de hiçbir şeydir. Am...
"İnsanlar arasındaki cinsel farklılıklar anatomiden daha fazlasını kapsar. Beyin cinsel olarak farkl...
Aklımın kirini İstanbul'un çiseleyen yağmuruyla temizlemek için yürümeye başladım. Hafif nemli bi...
2 Cevaplar Kime:“Beyin kireçlenmesi”
sık sık yapıyorum bunları fakat zihnim aşırı derecede meşgulse bir şeyle, çok fazla çıkaramıyorum o anların tadını.
neyse ki her zaman böyle değil durum.
Temizlemeli beyni.